İnternet dünyanın her yerinde kullanılan, işlerimizi kolaylaştıran, müzik dinlemek, film izlemek ve haber okumak için başvurduğumuz, bize müthiş hizmetler sunabilen iletişim ağıdır. Başka bir deyişle; İnternet, İnter (arasında) ve net (ağ) kelimelerinin birleşmesinden oluşur. O olmasa ne yapardık sorularının cevabı büyük ihtimal internet olurdu. İnternet 21.yy da nerdeyse hayatlarımızın her noktasına dokunmuş durumda. Peki! Kim icat etti bu interneti?
İnternetin Doğuşu ve Evrimi
Bizim bildiğimiz haliyle internetin şuan ki halini alması 40 yıllık bir süreçti. İlk internet girişimleri ile uğraşan insanların amacı şuan kullandığımız gibi iletişimle ilgili değildi. Daha çok işlemci hızını ve bilgisayarların birbiriyle güç paylaşımı yapabilmesini sağlayan özelliği optimum seviyeye getirmekle ilgiliydi. Bunun asıl nedeni ise 1960’lara kadar hiçbir şebekenin olmayışıydı. O dönemki anabilgisayarlar, her bir işlemi teker teker gerçekleştiren bir odayı kaplayabilen dev makinelerdi.
Güç paylaşımı sayesinde, bu dev makineler birden fazla işi aynı anda yapabilme yeteneği kazandı. Bunun önemi çok fazlaydı çünkü bilim insanları artık aynı anda bu dev makineleri kullanabilecekti. Sıra bekleme devrine son. Bilgisayarlar birbirine bağlanmaya başladığında, bu bağlantıları daha kolay yapabilmek için neye ihtiyaçları olduğunu düşünmeye başladılar. Dünyanın her yerinden insanlar bu sorunu çözmek için uğraşıyorlardı. Bu uğraşlar sonucu farklı coğrafyalarda ortaya çıkan birkaç anahtar kelimeye göz atalım.
Britanya’da Ulusal Fiziksel Laboratuvar(NPL) tarafından geliştirilen ama finansman desteği bulamadığı için piyasaya sürülemeyen ticari bir şebeke vardı. Veriyi önce parçalayıp sonra alıcıda birleştirerek şebekelerdeki sıkışıklığı önleyen “Paket Anahtarlama” fikrini ortaya attılar. Aynı zamanda Fransızlar da boş durmadı tabi ki. Onlar internetin tarihinde rol oynadılar. CYCLADES denen bilimsel bir şebeke üzerinde çalışıyorlardı. Bütçeleri kısıtlı olduğu için farklı bilgisayarlar arası sanal bağlantı kurmak yerine direkt bağlantılar üzerinde çalışmaya karar verdiler. O dönem için bu pekte bilimsel bir çözüm değildi. Fakat bir teoriye göre, araştırmalarının ürünlerinden biride “Le İnternet” kelimesiydi.
1970’lere geldiğimiz zaman dünyada birçok bilgisayar altyapısı mevcuttu, ama iletişim karmakarışıktı, çünkü farklı şebekeler birbiriyle iletişim kuramıyordu.
Bu problemin çözümü ise kulak aşinası olduğunuz TCP/IP oldu.
Bu protokol, veri paketlerini sınıflandırır ve aynı verinin bazı parçaları farklı yollardan gitse de aynı noktada buluşup eski halini almasını sağlayan temel internet dilini oluşturur.
Şebekeler tam anlamıyla birbirleri ile haberleşmeye 1975 yılında başladı. Bu nedenle, internetin başlangıcının bu olduğu iddia edilebilir.
Tüm bu gelişmelerle birlikte E-posta da önemli bir rol oynuyordu. ARPANET için 1970 yılında geliştirildi. ARPANET, Birleşik Devletler Savunma Bakanlığı bünyesine bağlı ARPA tarafından geliştirilen dünyanın ilk paket dağıtımı ağı ve evrensel İnternet'in öncüsüdür, yani ilk şebekelerden.
1976’da internet trafiği çoğunlukla e-posta yoluyla ilerliyordu. Birbirleriyle haberleşebilen şebekeler sayesinde iletişim daha kolay hale geliyordu ama mükemmel değildi. Bütün bu iletişim yazı tabanlıydı ve çok çirkin görünüyordu. 1980’lerde Timothy Berners-Lee adında bir İngiliz, CERN’de ve Avrupa Nükleer Araştırmalar Merkezi’nde zaman geçirdi. Gözlemleri sırasında iletişimle alakalı birkaç önemli nokta hakkında iyileştirmeler yapmak istedi. Bilim insanlarının verilerini düzenlemeyi, bu verilerin işlenmesini daha kullanışlı hale getirmeyi ve bu verilerin paylaşılmasını daha kolay hale getirmek istiyordu. İnternet tarayıcılarını mümkün kılan HTTP, HTML, ve URL kullanarak bu isteğine kavuştu. Kendi tarayıcısına Dünya Çapında Ağ(World Wide Web) ismini verdi. Kısaca düşünecek olursak Web’i icat etti. Böylece tarihteki ilk web siteyi, 1991 Ağustos ayında CERN, Fransa’da tasarladı.
Temel altyapıların oluşturulmasıyla, anahtar teknolojiler icat edilmiş, 1980’lerde internet mesaj panoları yayılmış, telefon şirketleri dijital iletişimin Pazar payını görmüş, web tarayıcıları 1990’larda hızla yayılmış ve insanlar e-postayı keşfetmişti. Tüm bunlar ile birlikte internet hızla yayıldı ve 1995’te büyük kalabalıklar için dahi kullanılabilir hale gelmişti.
İnternet, iletişim kurmaya ihtiyaç duyduğumuz ve iletişim kurmayı sevdiğimiz için var. İnternetin doğal bir evrimsel basamak olduğunu ve iletişime duyulan ihtiyacın bir sonucu olduğunu söyleyebiliriz.
WWW'nin Yıldızı Parlıyor: Tim Berners-Lee ve World Wide Web
1989'da Tim Berners-Lee, interneti daha kullanıcı dostu ve erişilebilir hale getirmek amacıyla World Wide Web'i geliştirdi. Bu, metin, resim ve bağlantıları bir araya getirerek bilgi paylaşımını devrim niteliğinde bir seviyeye taşıdı. WWW, internetin halka açılmasını sağladı.
İnternetin Sosyal Yüzü: İnternetin Popülerleşmesi
1990'ların sonlarına doğru, internet dünya çapında yayılmaya başladı. İnternet kafeler, çevrimiçi sohbet odaları ve e-posta ile iletişim, insanların internetle tanışmasını sağladı. Bu dönemde, web siteleri ve çevrimiçi platformlar çeşitlenerek internet kullanımını artırdı.
World Wide Web'in (WWW) gelişimiyle birlikte internet kullanımında nasıl bir değişim gözlemlendi ve bu dönemde ortaya çıkan ilk web tarayıcıları, internet deneyimini nasıl dönüştürdü?
Günümüzdeki İnternet Altyapısı
Günümüzdeki internet altyapısı, fiber optik kablolar, uydu iletişimi, kablosuz ağlar ve veri merkezleri gibi bir dizi teknolojiyi içerir. Bu altyapı, yüksek hızlı ve güvenilir internet bağlantılarını mümkün kılar. Veri iletimi ve depolama kapasitesi sürekli olarak artarak, internetin kullanıcı deneyimini geliştiriyor.
İnternetin Geleceği: 5G ve Nesnelerin İnterneti (IoT)
Şu anda bile, internet sürekli olarak evriliyor. 5G teknolojisi, daha hızlı ve güvenilir bağlantılar sunarak mobil internet deneyimini bir üst seviyeye taşıyor. Ayrıca, Nesnelerin İnterneti (IoT), cihazların ve nesnelerin internet üzerinden birbirleriyle iletişim kurmasını sağlayarak günlük yaşamımızı daha da akıllı hale getiriyor.
İnternet Devleri: Google, Facebook ve Diğerleri
2000'lerin başında, internet devleri sahneye çıktı. Google, Facebook, Amazon ve diğer büyük teknoloji şirketleri, kullanıcıların interneti daha etkili bir şekilde kullanmalarını sağlamak için arama motorları, sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş gibi hizmetler sunarak internetin popülerleşmesine öncülük etti.
İnternet, dünyayı bir araya getiren bir güç haline geldi. Başlangıcından günümüze kadar geçen bu heyecan verici yolculuk, insanlık için büyük bir dönemeçtir. İnternetin gücü, geleceğe dair umutları ve bilgi paylaşımının önemini vurgulamak için burada, hep birlikte bir dijital çağa adım atmış olduğumuzu anlıyoruz. Dijital bağlantının gücü, insanları, kültürleri ve bilgiyi birleştirerek dünya çapında bir topluluğun parçası olma fırsatını sunuyor.
Şöyle bir bakacak olursak internet özel biri tarafından icat edilmedi, ama tuğlalar dünyanın her yerinden bütün o bilim insanları tarafından yerleştirildiğinde, internet herkes için bir araç haline geldi.
Kaynak
kapak fotoğrafı: yazilimcilog
metin: chatGPT & Melih Can DEMİRTEL